Zamda, işçi- memur ayrımı olursa memura yazık olur

Haber Giriş : 19 Temmuz 2005 13:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Can AKSIN/D.B.Tercüman

Memurları ilgilendiren toplu görüşmeler 15 Ağustos'ta yapılacak ya, "dert yanan" mesajlar gelmeye başladı. "Lütfen bu çığlığa kulak verin" diye başlıyorlar. Gerçekten "çığlık çığlığa" bir durum. "Eşit işe eşit maaş" sloganı ana temaları. İstiyorlar ki, en az işçiler kadar, yani yüzde 10 zam alsınlar. Hükümetin öyle bir niyeti yok. Hükümetin niyeti olsa bile, IMF'nin böyle bir zamma "rızası" yok.

IMF izin vermeyince, kaynak da olmayınca, memurların beklentileri gerçekleşmiyor. Hükümet çevreleri, "İşçilere verilen zam 2005 yılının zammı, memurlarla ise 2006 yılı görüşülecek, o bakımdan aynı oran olmaz" görüşünde. Yani işçilere "en çok yüzde 6 zam bekleyin" diyorlar.

Oysa memurlar, geçmiş dönemlerde, enflasyon nedeniyle "maaşlarının eridiğini" söyleyerek, "iyileştirme" talebinde bulunuyorlar. 2005 yılında enflasyon oranının yüzde 8'e düşmesinin memurlara "bir çare" olmayacağı, zaten memur maaşlarının daha önceki yüksek enflasyon nedeniyle yüzde 23.5 eridiğini vurguluyorlar. Memurlar açısından istemek kolay. "Türkiye'nin her yıl borç faizine 60 milyar dolar ödediğini" vurgulanarak, "memurlara yapılacak iyi bir zammın hesabı mı olur?" diyorlar.
Memurları şöyle bir incelersek, hak vermemek de elde değil. Valiler ve profesörlerden, öğretmenlere, avukatlara, polislere, şoförlere, ebelere, teknik elemanlara kadar toplam 1 milyon 544 bin 34 memur var. Genel olarak bakıldığında, memurların yüzde 93.2'si ya açlık sınırında ya da hemen onun üstünde. Aldıkları düşük ücretlerle bir ay geçinmek zorundalar. Değişik hizmetlerde çalışan memurların ortalama ücreti, 524 Yeni Türk Lirası. Açlık sınırının 500 Yeni Türk Lirası olduğu düşünülürse manzara daha iyi ortaya çıkar. Memurların yüzde 42.9'u, açlık sınırı altında ücret alıyor. Aralarında öğretmen, pratisyen doktor, polis memuru, üniversite asistanı ve mühendislerin bulunduğu bir üst gurup ise, aldığı aylık, 501 ile 700 Yeni Türk Lirası arasında. Bunlar açlık sınırının hemen üstünde aylık almış oluyor. Yaklaşık 776 bin 148 kişi. Toplam memurların yüzde 50.3'ü. 701 ile 900 Yeni Türk Lirası ücret alan 79 bin 404 memur var. Toplam memur içindeki oranı yüzde 5.1. 901 YTL ile 1.100 YTL alan 4 bin 862 memurun toplam içindeki yeri binde 3. 1.101 YTL ile 1.736 YTL alan 4 bin 862 memur, toplam memurun yüzde 1.4'ünü oluşturuyor.
"Benim memurum işini bilir" tekerlemesinden başlayarak, her çeşit ağır yükü çeken, bir de "İş yapmıyorlar beyim, ya dedikodu yapıyorlar, ya da örgü örüyorlar" suçlamasına maruz kalan memurlarımızın durumu bu. Bu insanları, "insanca yaşamayı" sağlayacak konuma getirmezseniz, devlet dairelerindeki "Bugün git, yarın gel" muhabbeti ilelebet devam eder.

Hükümete hak veriyorum. Elde avuçta yok ki, "memuru mutlu edecek" parayı dağıtabilsin. Emekli maaşlarından kesilecek vergiyi bile isteyen bir IMF oldukça ve hükümet de ona bağlı kaldıkça, memurlara iyi bir maaş zammı beklemek hayal. Hayal ama en azından "işçilere verildiği kadar" memurlara da zam verilmesi gerekir. "İşçi- memur ayrımı" yapılmamalı ve hepsi aynı içtenlikle kucaklanmalıdır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber